Mathilda'ya şiir
Merhaba Mathilda,
Saçları altın, gözleri zümrüt olan Mathilda..
Amaçsızca uçan kuş, gökkuşağının kaybolan rengi Mathilda.
Ne bu soğukluk kadim olan, anlat hadi bana.
İstikbalimiz, hayallerimize ne oldu?
Peki ya buz dağını kıskandıran ellerin?
Mathilda, şimdi hangi sokağın tavanında başıboş gezmektesin?
Zümrüt gözlerinin uzaklara dalmasına hasret kaldım Mathilda.
Ve bir de gülüşün vardı, binbir acına maske olan.
Ne bu soğukluk Mathilda, seni kendinden daha çok umursayana?
Mathilda söyle bana
Sen değil miydin beni bekleyen mektep yolunda?
Sen değil miydin , biz yeni tanışmışken daha
Onlarcasını alan karşısına?
Ah Mathilda.. Altınım, zümrütüm, kadim olanım benim.
Kaybolmuş ruhum, bütün benliğim senin.
Mathilda ben ki bu sefil varlık, seninim.
Peki sen neredesin?
Hadi çıkar beni karanlığımdan.
Ellerini ısıtayım tekrar.
Ve de yerin dibine , karanlığıma sok başımı!
Kirlensin tekrar yanında aklaşan karalar.
Söylesene sis kaplı zümrüt şehrim
O adam mı parlatacak mutlulukla zümrütlerini?
Nefes aldığına şükredecek mi o adam?
Etme eyleme Mathilda, bırak ben olayım varlığında.
Sana diyorum Mathilda dinlesene beni!
Aç artık şu Leyla gözlerini!
Mecnun mu sanıyorsun o laneti?
Aç artık gözlerini, geri istiyorum seni..
O da sayıklar mı geceleri ?
Mathilda der mi o da sana?
Kabuslarını kovuyorsun onun değil mi?
Benim neden kabusum oldun Mathilda?
Şimdi veda vakti geldi sanıyorum
Özleyeceksin diyorum, ben ateşlerde yanarsam
Eğer olurda bir gün beni anarsan
Senin için orada olacağım Mathilda.
Yorumlar
Yorum Gönder