Unut gitsin

Kendi cehennemimi yarattım.

Cehennem basma kalıplardan uzak olması gereken bir yer benim için. Kıpkırmızı, pis kokan ve ateşler içinde olan bir mekan değil. Gayet sakin, içindeki herkesin bir evi olduğu ve dramalar dolu bir ortam. Bütün dünyanın değil sadece hayatıma giren ve karakterlerini oluşturmaya değer koyduğum insanlar olmalı cehennemimde.

 Mathilda bir tepede iki katlı beyaz evinde ve sarmaşıkların içinde yaşamalı mesela. İsteyebileceği ve ihtiyacı olabileceği her şeye uzak olmalı. Kediler olmamalı mesela içinde sadece tek bir kedisi olmalı.  Her ne kadar ekse de çiçekleri çıkmamalı bahçesinde ve çok yağmur almalı evi. İçi ise boş gibi görünmeli. Gösterişli görünse de evi, içi harap halde böceklerle kaynamalı. Ne olursa olsun, Mathilda krizlerle uğraşmalı ve her ne kadar kötü olmasını isteseniz bile yine de kötünün en iyisini yaşamalı.


Klaus'un sarayı olmalı mesela. Kocaman, beyaz ve altın renkleri ile boyanmış. Bahçelerinde rengarenk güller, meyveleri parlayan ağaçlar olmalı. Klaus'a hiç bir şey yetmezdi mesela o yüzden sürekli gelişmeli o ev. Bütün kaynaklara da yakın çünkü her zamanki gibi geleceğe yatırım yapıp ben değerini bilmezken gidip oraya kurulmuştur kesin. Etrafın ferahını arttıran evin içi de dışı kadar güzel ve geniş olmalı. Güzel ve kaliteli kumaşıyla parlement mavisi koltuklar, altın işlemeli masalar ve onların üzerlerinde en tazesinden çiçekler ve "Ben pahalıyım!" diye bağıran biblolar. Fakat Klaus'a yetmemeli hiçbir şey. Yine de mutsuz olmalı. İçindeki boşluğu etrafındaki iğrençlikleri düzeltmeye adayarak doldurmaya çalışmalı.


Evlerine hiç girmek istemediğim karakterler var. O saçma hayvanla birlikte yaşayıp kendini ilah zanneden ve en düşük seviyeden başlayıp kendine konak yapmaya çalışan o zavallı kız. Binalara sıkışmış olanlar ve sokakta çadırlarda yaşayan göçebeler var. Somut olarak girebilme şansım olsaydı yine de girmek istemeyeceğim bir yer değil cehennemim. 

İnsanlarla iletişim kurmak çok önemli fakat aşırı gözlem yapmak rahatsız edici. Gözlerimi her kapattığımda içlerindeki şeytanı hayal etmek gibi bir takıntı başladı. Kimsenin kötülüğünü istemedim, kimseyi kırmak istemedim ama eninde sonunda olacak şey bu değil mi?

Yorumlar

Popüler Yayınlar